Aristo’nun “İyi” kavramı ve Ürün Yönetiminde Odak Belirleme

Felsefe Kitapları ve Ürün Bilgileri

Bu yazıda Aristo’nun 2300 yıl kadar önce ortaya attığı “iyi” kavramından yola çıkarak ürün yönetimine nasıl fayda sağlayabileceğimizi tartışacağız. Felsefe ile ürün yönetiminin ne alakası var demeyin yazı ilerledikçe çok alakalı olduğunu göreceksiniz :)

Öncelikle Aristo’nun iyi kavramını açıklayalım, Aristo iyiyi bildiğimiz kelime anlamının yanında ulaşılması gereken amaç için kullanır ve iyinin ne olduğu belirlendikten sonra diğer tüm aksiyonlar bu iyiye göre düzenlenmelidir. Örneğin bir devlet için iyi kavramı zafer kazanmak ise topraklarını asker yetiştirmek için kullanmalı, üreteceği yiyecekleri kolay taşınabilir saklanabilir malzemelerden üretmeli, tarımsal faaliyetlerinden, sanatsal etkinliklere kadar kararlarını bu iyiyi destekleyecek şekilde vermelidir.

Bilenlerin aklında eminim ışık yanmıştır. Aristo’nun “iyi” kavramı “Growth hacking”deki NSM - North Star Metric (Kutup Yıldızı Metriği) ni çağrıştırıyor. Peki NSM nedir? North Star Metric şirketinizin tüm odağını onda toplaması gereken tek bir metriktir. Tüm aksiyonlar ve kararlar bu metrikte olumlu etki yapıp yapmayacağına bakılarak alınır. Böylece hedefe çok daha odaklı ve birlikte yürünür. Örneğin, Spotify için NSM: “Bir şeyler dinlemede harcanan zaman”, Airbnb için: “Rezerve edilen gece sayısı”, Facebook için ise: “Aylık aktif kullanıcı sayısı”dır.

Özetle, Aristo’nun 2bin küsur yıl önceden odaklanmanın başarıya etkisini gördüğünü ve günümüz kavramlarıyla örtüştüğünü söyleyebiliriz.

Peki bu konu ürün yönetimine nasıl bağlanıyor? Hadi bağlayalım.

Gerçek hayatta ürün yönetimi farklı amaçlar arasında durmaksızın odak değiştirmekle geçer. Bu nedenle bir “iyi” belirleyin ve ilerleyin dersem bu blogun amacının dışında ve gerçeklikten uzak bir yorum yapmış olurum. Bunun yerine şirketin genel stratejisini odağa alacak şekilde farklı farklı stratejiler için farklı “iyi”ler belirlemek hayatın akışına daha uygun. Daha sonra her bir iyi için geliştirme taleplerinizi, kampanya kurgularınız, iletişimlerinizi daha odaklı hale getirebilir kararlarınızı bu “iyi” ler odağında alarak işinizi kolaylaştırabilirsiniz.

---

Bir Örnek;

Şirketinizin genel stratejisinin satışlarda büyümek olduğunu düşünün. Tabi bunun size yansıması genelde çoklu odak alanları şeklinde olur. Yani satışı büyütmek için bir yandan KOBİ’lere yönelirken, bir yandan rakiplerin çok sattığı bir ürünü geliştirmeniz, diğer yandan da B2B ürününüzü B2C ye de satacak hale getirmeniz gerekebilir. Odağınızı kaybetmek işten bile değil değil mi?

Öncelikle ürününüz için “iyi” lerinizi belirleyin (buna artık OKR da deniyor) Ben bu örnek için şöyle belirledim:

• Kobilere yönelik ürününüzün müşteri sayısını arttırmak,

• Yeni bir ürünü sektörün en iyisi yapmak,

• B2C ürün oluşturup ürün-pazar uyumunu yakalamak.

Sonrasında;

• Ürün geliştirmelerinizi bu 3 “iyi” ye göre planlayın, mümkünse ayrı projeler altında takip edin,

• Ekip yönetiyorsanız sorumlulukları bu 3’üne göre paylaştırın,

• Rakip araştırmalarını bu 3 iyi doğrultusunda yapın,

• İletişim ekiplerini bu 3ü için yönlendirin,

• Ürün geliştirme önerileri bu 3ünden birine katkı sağlamıyorsa geliştirmeyin,

• KPI larınızı bu 3 “iyi” doğrultusundaki başarınızı ölçecek şekilde belirleyin,

• Karar alırken bu 3 “iyi” en yüksek faydalı sağlayacak yönde karar alın.

Kısacası ürün yönetiminde odaklanmak gerçekten zor ama belirli odaklar doğrultusunda aksiyonları şekillendirince hayat kolaylaşmaya başlıyor. Umarım fayda sağlayacağınız bir yazı olmuştur. Görüş ve yorumlarınızı bekliyorum...